Nazif İlker Sezdi

Bizim yolumuz Bilnet'den geçti, iyi ki de geçti. #BilnetBeylukduzu

 

Ela Naz'ın her bir gününü severek geçirdiği okulu, ona hem sosyal gelişiminde hem de akademik gelişiminde çok büyük katkılar sağladı.

İlkokulda iken 3 defa öğretmeninin değişmesi gibi şanssız bir dönem yaşadı Ela Naz.

Bu durumun, onun hem akademik hem de sosyal gelişimine olumlu katkıları olmadı.

 

Aile ortamının ve okul ortamının çocukların sosyal gelişiminde büyük etkileri olduğunu bilen velileri olarak biz,

Bilnet'e bu endişeli duyguları taşıyarak gittik.

 

Ancak bir ay içinde bir anda her şeyin değişmeye başladığını gördük.

Öğretmenlerin oluşturduğu sosyal ve akademik çevre çocukları bir anda sardı, sarmaladı onlara büyük bir aidiyet duygusunu hissettirdi.

İlerleyen gün, ay ve yıllarda bu durum hiç azalmadan, bilakis artarak devam etti.

Ela Naz yuvasını bulmuştu, biz de velileri olarak çok mutluyduk.

 

Biliyoruz ki öğrencilerin olduğu kadar, Öğretmenlerin de, ve Yönetimin de aklında hep LGS vardı.

Bu duyguyu her bir yıl artarak hem öğrencilere hem de velilere hissettirdiler.

 

Günümüz eğitim sisteminde elbette, ve hepimizin gördüğü üzere idari ve akademik olarak zorluklar hep yaşandı, yaşanıyor.

Belki buna ait zorluklar Bilnet içinde de olmuştur, ya da olmamıştır, bilemiyorum, çünkü hiç hissetmedik.

Bu sebeple bu durumu bize hiç hissettirmeyen hem Öğretmenlerimize, hem Değerli Müdürümüz Rahmi Çimen'e ve İdari Yönetim'e buradan bir kez daha teşekkür ederim.

 

7.sınıfta LGS rüzgarları esmeye başlamıştı. 8. sınıfta ise tüm şiddetiyle hissetmeye başladık bu rüzgarı.

Elbette en çok hisseden bazen savrulan bazen dirençli olmak zorunda kalan öğrenciler idi.

 

Nitekim Ela Naz da bu rüzgarlı bir iklimin içine girmişti.

Okulun etüdleri ödünsüz ve çok disiplin içinde yapıldı.

Biz veliler bu koşuşturmanın içinde hem taksi şoförü, hem motivatör, hem destekçi ve hem de çocuklarımız gibi zaman zaman üzülen zaman sevinen, ama büyük bir umutla mutlu sonu kovaladık.

 

Şunu net bir şekilde belirtmeliyim ki, anahtar kelime, bu süreci bir an bile bırakmadan, disiplinle, dirençle devam ettirmekti.

Ela Naz bu tempoyu hiç düşürmeden, hiç bırakmadan, hiç oflayıp puflamadan devam ettirdi, sanırım başarısındaki ana öge buydu.

Okul, etüdler, dershane, on-line dersleri, denemeler, binlerce testler, yüzlerce kitaplar ve hiç bırakmadığı voleybolu ona neredeyse hiç nefes alacak bir alan bırakmamıştı, ama hiç kopmadı. Voleybola devam etmesini özellikle biz de istedik, öğretmenleri de destekledi, tüm bu tempo içinde terlediği, stres attığı, yorulup ona iyi bir uyku verdiği bir zaman yaratıyordu ona zira.

 

Bu tempoyu yakaladıktan sonra ben sonucun iyi olacağına emindim, ama yine de rahatlamaması için bunu ona çok hissettirmedim ancak ona "bu sınavın sonucu ne olursa olsun, sen bu disiplinle nerede çalışsan hangi işi yapsan çok başarılı olacaksın, hiç korkma" dedim.

 

Bu duygularla sınava gittik. Matematik handikapımızdı, ona biraz daha fazla zaman ayırmaya çalıştık, nitekim bu handikap gerçekleşti.

Diğer tüm sorular eksiksiz doğru iken, sınav sonucunda matematik diğerleri gibi gelmedi.

 

Fakat her şeyde bir hayır var, eğer bir matematik neti daha fazla yapsaydı bugün çok severek devam ettiği, çabukça adapte olduğu, evimize çok yakın olduğu için servise ihtiyaç duymadığı ve şimdiden öğrencisi olmakla gurur duyduğu Şehit Münir Alkan Fen Lisesi olmayacaktı belki de.

 

Şimdi yeni eğitim yuvasında okuluna devam ediyor.

Yeni okulunun ona yeni ufuklar açacağına, iyi bir insan olmasına katkı sağlayacağına ve akademik olarak da çok şey katacağına inancımız tam.

 

Bu süreç içerisinde;

Bilnet'e,

çok değerli Öğretmenlerine,

çok değerli Müdürü Rahmi Çimen'e ve nezdinde diğer tüm Müdür yardımcısı çok değerli Öğretmenlerimize,

İdari Yönetim'e,

her seferinde bizi güler yüzle karşılayan Güvenlik görevlilerine,

Asistan personele,

Çayımızı eksik etmeyen hanımefendiye,

her toplandığımızda bizi derin duygulara gark edip göz yaşlarına sebep olan konferans salonuna,

bu organizasyonlarda öğrencilerimize Atatürk sevgisi, Cumhuriyet'in değerlerini, yurtsever bireyler olma ve güçlü Türkiye duygusunu yaşatan çok değerli Öğretmenlerimize,

çok derin minnetlerimi ve teşekkürlerimi iletmeyi borç bilirim.

 

Canım kızım Ela Naz'a da tüm eğitim hayatı boyunca başarılar diler, bu süreci hakkıyla yönettiği ve üstesinden geldiği için çok tebrik ederim.

 

Bu memleketin her bir evladı için emek veren tüm eğitim camiasının değerli öğretmenlerine de bu vesile ile, "çok önemli" ve değerli bir meslek sahibi olduklarını hatırlatarak başarılar dilerim.

 

Nazif İlker Sezdi